İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından FETÖ ile bağlantılı hakim ve savcılara yönelik yürütülen soruşturma sonucu, şüpheliler Cihan Kansız, Mehmet Ekinci, Hikmet Usta, Mustafa Başer, Ayhan Bedirhan, Durmuş Yiğit, Eşref Aksu, Hadi Çağdır, Mustafa Boz, Muzaffer İren, Nurullah Çınar, Osman Kaya, Sedat Sami Haşıloğlu, Ümit Zafer Çolak, Kazım Kahyaoğlu, İsmail Tandoğan, Davut Bedir, Abdullah Öztürk, Gökmen Demircan, Yakup Hakan Günay hakkında “FETÖ Silahlı Terör Örgütü Üyesi olmak” suçundan 15’er yıla kadar hapis istemiyle iddianame düzenlendi.
Cihan Kansız’ın HSYK 24.08.2016 tarihli kararıyla meslekten çıkarıldığı hatırlatılan iddianamede, kamuoyunda Oda TV davası olarak bilinen davanın soruşturması aşamasında, müşteki Coşkun Musluk ile ilgili suçlu izlenimi yaratmak adına gerçeğe aykırı bilgi ve evrak oluşturularak ’Coşkun Musluk’tan el konulan Abdullah Öcalan kitaplarıyla ilgili gerçeğe aykırı bilgileri iddianame eklerine koydurduğu belirtildi.
Kansız’ın Kürt gazeteci yazar Günay Aslan’ın memleketi Van’a yönelik hasretini dile getirdiği bir e-postayı ve soruşturma dosyası ile hiçbir ilgisi olmamasına rağmen köşe yazılarını birer suç deliliymiş gibi gösterdiği ifade edilen iddianamede, müşteki gözaltına alındığında el konulan telefonlarında kayıtlı bulunan tüm numaraları isimleriyle birlikte ifşa ettiği, böylece soruşturmayla ilgisi olmayan kişilerin özel bilgilerini yayınladığı, o tarihte kız arkadaşı hali hazırda eşi olan Aynur Musluk ile mesajlaşmaları, içerikleri itibarıyla soruşturmada ileri sürülen iddialarla hiçbir ilgisi olmamasına karşın ek klasörlerde yer verdiği iddiaları ile ilgili olarak dosyanın müfettişte olduğu vurgulandı.
İddianamede, Kansız hakkında kamuoyunda Ergenekon Davası olarak bilinen İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada, yargılama görüntüsü altında üye oldukları örgütün ve örgütü fiilen yöneten yabancı ülkenin amaçları doğrultusunda sahte delillerle hareket ettiği iddiasıyla ilgili olarak soruşturma izni verildiği belirtildi.
Eski savcı Kansız’ın FETÖ/PDY terör örgütünün örgüt içi iletişimde kullandığı ’ByLock’ programını kullandığı ve kendi adına 2 adet Digitürk abonelik kaydı bulunduğu, STV grubu kanallarının Digitürk platformu yayınından çıkarılması gerekçesi ile iptal ettirdiğinin tespit edildiği anlatıldı.
(Başak Akbulut/İHA)
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.