Bunu Türkiye özelinde değil bütün dünya özelinde değerlendirmek lazım. Avrupa, İnsan hakları ve özgürlükler noktasında ne varsa ayaklar altına alarak gerçekleştirdiler. Tüm bu gerçeği faşizan Nazi anlayışı içerisinde değerlendirmek yeterli mi bilmem ama yıllarca Türkiye'ye bu noktada ders verdiğini vermeye çalıştığını ifade eden Hollanda çok büyük bir yanlışın içine girmiştir. Birçok meslektaşımızla görüşmeler gerçekleştirdik. Bir çoğu kendi hükümetlerini ciddi biçimde eleştirdiler. Ama daha endişe verici ve sıkıntı verici olan ne biliyor musunuz? Bunu kamuoyu önünde açıklamaktan endişe ve kaygı duymaktalar. Bu çok önemli. Doğruyu söylemek için korkuyorlar. Avrupa idealinin tehdit altında olduğunu söylemek gerekiyor.
KABUL ETMEK MÜMÜN DEĞİL
Bu çerçevede Türkiye olarak 16 Nisan'da bir referandum gerçekleştirecek olan bir ülkenin 5 milyon vatandaşını yerinde bilgilendirme en basit temel haklarını özgürce ifade edebilmeleri için yapılan ziyaretleri iptal etmek. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir. Tüm bunların ötesinde ben sayın bakamıza geçmiş olsun diyorum. Hollanda'nın yaptığı bu uygulamaya karşı resmin çok net görüldüğünü düşünüyorum. Bu da 16 Nisan'ın ne kadar önemli olduğunu görmüş ve göstermiş olduk diye düşünüyorum.
KİMSENİN ŞÜPHESİ OLMASIN...
Türkiye büyük ve güçlü bir devlettir. Uluslararası hukuktan doğan tüm gerekleri yerine getirecektir. Bundan hiçbir şekilde kimsenin şüphesi olmasın.
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.